görsel alıntıdır
Dünyadaki
en zor işlerden biri, insanın kendini tanımasıdır.
Kendini
tanımayan insan; çevrenin etkisinde kalır, çevrenin değer yargıları bakış
açıları ile kendini tanımlar.
Kalıplarla
ve şekilci düşünür. İster istemez, doğduğu andan itibaren yaşadığı olaylardan
öğrendiklerini ezberine alır ve şartlı düşünmeyi öğrenir. Önyargılar oluşturur.
Şartlı
düşünen, önyargılı birinden olayları ve insanları doğru analiz etmesi
beklenemez.
Bakar
ama görmez.
Kendini
nasıl görüyorsa, karşısındaki kişiyi de hemen hemen öyle görür.
Kompleksli
bir kişi ise karşısındaki kişiyi aşağılama yolunu seçer.
Kendi
içinde suçluluk duygusu varsa ve bunu kendine itiraf edemiyorsa, karşısındaki
kişiyi suçlar.
Hatalarının
sorumluluğunu alamıyorsa, her olayda hatayı karşısındaki kişi de arar.
Kendine
kızıyorsa, kendine yansıtamadığı kızgınlığını karşısındaki kişiye yansıtır.
Tam
tersi kendine değer veriyor, saygı gösteriyor, kendini seviyorsa; karşısındaki
kişilere de kendi değerini verir, saygı gösterir ve sever.
Kendini
tanımayan insanlarda, karşılarındaki herkese aynı şekilde davranma eğilimi
vardır.
Kendini
tanıyan insan ise; ezberlerini bozabilmiş, kalıplarını kırabilmiş, şartsız ve
önyargısız düşünendir.
Kendini
tanıyan insan karşısındaki kişileri anlamaya çalışır, empati yapar,
davranışlarını yargılamak yerine, davranış nedenlerini bulmaya uğraşır.
Kendini
tanıyan insan; kendini tanıma yolunda edindiği tecrübelerin de yardımıyla,
karşısındaki kişi ya da olayları daha doğru analiz edebilen, ön yargısız ve
şartsız bakabildiği içinde karşısındaki kişinin gerçek değerini, ne olduğunu
görebilen insandır.
20.05.2010-Hayal
ARAR
Kendini göremeyen yüz,kendini göremedikçe bilemeyen,tanıyamayan yüz!Yüz kendini özler mi?Kendini özleyen yüz ayna ister.Ayna nesnedir,yansıtıcıdır,anlatır.İnsan her gördüğünü yansıtıcı ve anlatıcı görür ise kendini görür,kendini bilir,kendini tanır.
YanıtlaSilBilmeyen özleyemez tabii ki, katılıyorum yorumunuza...
Sil