Narsist bir kişiyi kısaca, kendine tapan, kendine aşık bir kişi diye tanımlayabiliriz...
Kendilerinin mükemmel olduklarını zanneder ve her şeyin kendi hakları olduğuna inanırlar.
Kendilerine göre ; en doğru, en bilgili, en masum, en kusursuz, en inançlı, en güzel ya da en yakışıklı yine kendileridir.
İç dünyalarında kendilerinden başka kimse yoktur, sadece kendileri önemlidir. İlgi, para, makam, şan, şöhret hepsinin kendi hakları olduğuna inanırlar.
Sempati (karşıdaki kişinin duygularını hissetme ve anlama) yetenekleri gelişmemiştir.
Ancak empati (karşısındaki kişinin düşündüğü gibi düşünebilme ya da düşüncelerini kavrama) yeteneği bir çok narsistte gelişkindir ve bu yeteneği karşılarındaki kişiyi sömürmek için kullanırlar.
Vermek için değil almak için yaratılmışlardır adeta...
Olumluyu kendilerine alma, (sevgi,onay,ilgi, değer,hak, saygı v.b) olumsuzu karşısındakine verme davranışı içindedirler. (bencillik, kıskançlık, nankörlük, öfke, saldırganlık v.b.)
Rahatlıkla yalan söylerler ve her şeyi abartma eğilimleri vardır...
Asla eleştiri kabul etmezler buna rağmen karşısındaki ya da çevrelerindeki kişileri acımasızca eleştirebilirler...
Eleştiri kabul etmemelerinden de anlaşılacağı gibi, hatalı, kusurlu, sorunlu ya da suçlu olabileceklerini de kabul etmezler...
Sempati yapamadıkları için, bir başkasının acısını üzüntüsünü anlayamaz, bir başkasının acısı karşısında ya yapmacık bir üzüntü tablosu sergiler ya da hiç umursamazlar...
En sevdikleri şey, hükmetmektir. Çevrelerindeki her şeyi ve herkesi kontrol altında tutarak yönetmek ister, yönetirler...
En sevdikleri şey, hükmetmektir. Çevrelerindeki her şeyi ve herkesi kontrol altında tutarak yönetmek ister, yönetirler...
İkna yetenekleri fazladır ve ikna ve kontrol altında tutmak için kullandıkları yöntemler ;
- övgü ; sen en iyisisin,
- suçlu duruma düşürme, suçlama
- çevre ile baskı altına alma ve aşağılama
- çevre ile baskı altına alma ve aşağılama
- korkutma
- tepkilerinizi ölçme ve tepkilerinize göre algınızı yönlendirme ya da yönetme
- devamlı sorgulayarak size de kendinizi sorgulatma
- tepkilerinizi ölçme ve tepkilerinize göre algınızı yönlendirme ya da yönetme
- devamlı sorgulayarak size de kendinizi sorgulatma
- yakınlık gösterme "Sen ve ben aynı gemideyiz" "Biz bir'iz" " Tıpatıp aynı düşünüyoruz" v.b.dir.
- Duygu sömürüsü; duygularla oynamayı ve duygularınızdan yararlanmayı iyi bilirler.
- Kendilerini mağdur gösterme ; mağduriyetleri hiç bitmez, mağdur ettiklerinde bile mağdurdurlar...
- Duygu sömürüsü; duygularla oynamayı ve duygularınızdan yararlanmayı iyi bilirler.
- Kendilerini mağdur gösterme ; mağduriyetleri hiç bitmez, mağdur ettiklerinde bile mağdurdurlar...
En çılgın yönleri de, aynı konuşma sırasında bir anda değişebilmeleridir.
Bir dakika önce bir fikri savunurken, bir dakika sonra savundukları fikrin tamamen zıttını savunabilirler.
Söylediklerini inkâr edebilir, ya da kendi söylediğini ya da yaptığını sizin söylediğinizi veya yaptığınızı iddia edip, şiddetle bunu savunabilirler.
Çok öfkeliyken bir den sakinleşebilir, kurtken kuzuya dönüşebilirler kısaca iki yüzlüdürler...
Onları eleştirmek ya da hatalı olduğunu söylemek bile öfkelenmelerine sebep olabilir.
Bir narsist algılarınızı yönetebilmek için öncelikle kendini gizler, siz de bıraktığı ilk intiba onun kibar ya da düşünceli biri olduğu gibi olumlu bir izlenim bile olabilir.
Tepkilerinizi ölçer, kendinize güvendiğiniz yönleri de, güvenmediğiniz yönleri de analiz eder.
Kendinize güvenmediğiniz konularda algınızı yönetmesi daha kolaydır, kendinin mükemmel olduğunu düşündüğünden, beden dili ile ve tavırları ile kendine güvenen biri izlenimini verir. Siz de, onun sizden daha iyi bildiğine inanabilirsiniz.
Güvenli olduğunuz konularda ise, sizin kendinize olan güveninizi yıkmak için uğraşır. Yalan söyleyebilir, oyun oynayabilir, arkadan iş çevirebilir, bozgunculuk yapabilir.
Hele bir de narsistlikle beraber, paranoyak kişilik özellikleri de varsa; kendine hayali düşmanlar yaratabilir, siz düşman gibi görüp sizinle kavga edebilir, olur olmaz sebeplerle tartışabilir ve saldırganlaşabilir.
Size başkalarını düşman ya da kötü gösterip, devamlı suçlayıp, kötüleyerek, yalanla, oyunlarla, ikna yeteneği ile sizi yalnızlaştırmaya çalışır, böylelikle algılarınızı yönetmesi, size dediklerini ya da isteklerini yaptırması kolaylaşacaktır.
Siz ne kadar verirseniz verin o almaya bir türlü doymaz, ilgininde, paranında, sevgininde, makamında, ününde hep daha fazlasını ister.
Onu en iyi tanımlayan kelimeler ; "Sınır tanımazlık" " Ben bilirim, ben yaparım" (Ben bilirimi kimi açık açık söyler kimi de imalarla) ve "İflah olmazlıktır".
Kaynak : Zor Kişiliklerle Yaşamak François Lelord, Christophe Andre...
ve yaşamdaki gözlemler...
Yorumlar
Yorum Gönder